Transcript 2001 - 2014

Haikus from Cam Kulübeler (Glass Cottages)

Oluştan önce
Bir adaydı zaman
Otlarla kaplı

Before genesis
Time used to be an island
Covered in grass

***

Ağlama böcek
Yazılan sözler solmaz
Öyle zamanla

Don’t weep insect
Written words don’t fade
Over time

***

Bulut başımda
Bir şapka oldu şimdi
Sessizce yağan

The cloud o’er my head
Has turned into a hat now
Raining silently

***

Kedi yavruları
Meşeye tırmanıyor
Yüzleri yaprak

The kittens are
Climbing up the oak tree
Faces now leaves

***

Çiy tanesini
İlk görüşüm sabahta:
Gülüşün izi

First I saw
The dew drop in the morning:
Trace of a smile

***

Dönerek açar
Kırmızı çiçeklenen
Mart ağaçları

Twirling they flower
Crimson blossoming
March trees

***

Mor çiçeklerin
Ballanmış dudağından
İçtim rüzgârı

From honeyed lips
Of purple flowers
I drank in the wind

***

Ay yüzünü
Çimene yatırınca
Yayla bembeyaz

When the moon lays
Its face down on grass
The plateau – pure white

***

Son ışık işte –
Onu yakalayan da
Sonbahar olur

There goes the last light –
The one who catches it
Becomes autumn, too

***

Dağın kadrajı
Denizde delik açıp
Eylülü çizmiş

The mountain’s frame
Opened up a hole in the sea
And drew September

***

Akşam ışığı
Vapurdan önce geçti
Karşı kıyıya

Evening light
Crossed the water
Before the ferry

Artwork from Paper Ship

***

Kent sularında
Martı ayaklanması
Kanatlar duman

In the city’s seas
A seagull mutiny
Their wings – smoke

***

Atılmış dallar
Yoluma çıkıyor hep
Uykulu suda

Discarded branches
Keep crossing my way
In the sleepy water

***

Bu kış sanki ben
Acının paltosunda
Çiçekler açtım

It feels like
I blossomed this winter
In pain’s coat

Kilisede Son Moda Alaturka

O şarkıyı hatırlıyorsun
O şarkıyı hatırlıyorsun

Sen o şarkıyı hatırladığında
Kilisede sarhoş
Vitrayları yansıtan mermer
Bira köpüğünde dalgalanan Meryem Ana
Ve dünyayı kurtaracak bütün ayinler
Başına dileklerini düşürdüler

Sabah olduğunda
tavşan yuvalarını arayan
kırmızı saçlı bir kız
tutsun diye elinden

Ve akşama doğru
yaşlı düşmüş bir ağaç
yeni filizler versin diye
çürümüş gövdesinden

13.10.09, St Michael Kilisesi, Cambridge, 21.10.09, Belsize Park, Londra

Trendy Alla Turca in the Church

You remember that song
You remember that song

When you remembered that song
drunk in the church,
the marble reflecting stained glass
the Virgin Mary floating in the foamy beer
all the world-saving  rituals
showered their blessings on your head.

When the morning came
a red-haired girl
looking for rabbit holes
would  hold your hand.

And through the night
an old fallen tree
would grow new shoots
from its rotten body.

Translated by Alexandra Büchler, Efe Duyan

 

 

Photographie de Simon Duclut-Rasse